Rivayet edildiğine göre Hz. İbrahim (A.S) bir gün Azrail (A.S)’e «Günahkâr insanın canını alırken büründüğün kılığa bana gösterebilir misin?» diye sorar.
Azrail (A.S.) ona «Bunu görmeye dayanamazsın» diye cevap verir.
Hz. İbrahim (A.S.), «Dayanırım, sen göster» diye ısrar edince Azrail (A.S) ona «başını çevir» der.
Bir müddet arkasını döndükten sonra tekrar yüzünü dönünce Hz. İbrahim (A.S.), kapkara yüzlü, saçları diken diken, kötü kokulu, siyahlara bürünmüş, ağzından ve burun deliklerinden ateş ve duman çıkan bir adam ile karşılaşarak yere baygın düşer.
Ayılınca Azrail (A.S.), ilk kılığına dönmüştür. Hz. İbrahim (A.S.) ona der ki. «Ey ölüm meleği, günahkâr insan ölüm anında senin bu kılığın ile yüzyüze gelmekten başka bir felâket ile karşılaşmasaydı, bu ona yeterdi» der.
Kaynak : Mükâşefetü’l-Kulûb – İmâm-ı Gazâli(Ölümün Şiddetinin Beyânı)
MÜMİN ÖLÜMÜN ACISINI NEDEN HİSSETMEZ?
ÖLÜNÜN ARKASINDAN AĞLAMAK NASIL OLMALI?