Etiket arşivi: SAKIN TERK-İ EDEPTEN

SAKIN TERK-İ EDEPTEN

Şair Nabi, Sultan 4. Mehmet döneminde hacca gitmek üzere bir kısım devlet erkanı ile birlikte yola çıkar.Kafile Medine-i Münevvereye yaklaşmıştır.Vakit gecedir,Rasulullah (s.a.v) efendimize bir an önce ulaşmak özlemi ile Nabi nin gözüne uyku girmemiştir.Fakat kafiledeki bir paşa hem de ayaklarını kıbleye doğru uzatmış ,uyumaktadır.
Hz Peygamberin (s.a.v) beldesinde edebe aykırı böyle bir gaflet halini bir türlü hazmedemeyen ve çok üzülen Nabi, içinden gelen bir ilhamla kasidesini bir anda irticalen söyleyiverir.Kafile şafak vakti Medine-i Münevvereye girmektedir.Ravzayı mutahharanın minarelerinden sabah ezanı okunmaktadır.Müezzin,ezanın ardından Türkçe bir kaside okymaya başlar.
Nabi dikkat eder,okunan, kendi kasidesidir.Hemen minarenin kapısına koşar.Müezzine, Allah aşkına,okuduğun bu kasideyi nereden öğrendin? Müezzin şöyle cevap verir:
“Bu gece rüyamda Efendimiz (s.a.v) i gördüm.Bana dedi ki ; ya müezzin kalk yatma ! benim ümmetimden bana aşık bir zat benim kabrimi ziyarete geliyor.Muhabbetinden benim için şu kasideyi söylemiştir.İşte bu cümlelerle minareden onu istikbal et ; buyurdu.
Bende hemen kalktım abdest aldım; Peyganberimizin iltifatına mashar olan aşık acaba kimdir diye düşünerek minareye koştum.Öğretildiği gibi okudum.” Nabi ,Rasulullah benim için ümmetimden mi dedi ? diyerek sevincinden oracığa bayılıp düşer.İşte o kaside:

SAKIN TERK-İ EDEPTEN
Sakın terk-i edepten kuuy-i mahbub-i hudadır bu
Nazargahı ilahidir, makamı Mustafadır bu
Felekte mah-i nev babusselamın sine-çakıdır bu
Bunun kandili cevza matla-i zıyadır
Habibi kibriyanın habgahıdır fazilette
Tefevvuk-kerde-i arşı cenabı kibriyadır bu
Bu hakin pertevinden oldu deycur-i adem zail
Amadan açtı mevcudat düşçeşmin tutuyadır bu
Murat-ı edep şartıyla gir Nabi bu dergaha
Metafı kutsiyandır cilvegahı enbiyadır bu

AÇIKLAMASI:
Burası Allahın sevgilisinin beldesidir.Cenabı hakkın nazar buyurduğu ravza-i nebidir.Bu gökteki yeni ay babusselam kapısının yüreği yanık aşığıdır.Ayın kandili cevza yıldızı bile ışığının nurunu ondan almaktadır.Burası,Allah (cc) sevgilisinin ebedi istirahat gahının türbesinin bulunduğu yerdir.Ve fazilet bakımından cenabı hakkın arşının bile üstündedir.Bu toprağın ziyasından yokluğun karanlıkları ortadan kalktı,bütün yaratılmışların görmeyen gözleri açıldı.Çünkü bu toprak gözlere şifa veren sürmedir.Bu dergaha edep ölçülerini gözeterek gir.Çünkü burası meleklerin tavaf ettiği ve peygamberlerin tecelli ettiği bir yerdir

İlgili Konu : Kıbleye Hürmet tıklayınız

Reklam

KIBLEYE HÜRMET

“Her kim de Allâh’ın şeâirine (muhterem kıldığı alâmetlere; mukaddesâta) ta’zîm (hürmet) ederse, şüphesiz o kalplerin takvâsındandır.” (Hac Sûresi, âyet 32)

Resûlullah (s.a.v) bir topluluğa namaz kıldıran bir adamın kıbleye doğru tükürdüğünü gördü.
Onlara“Bu adam size namaz kıldırmasın.” buyurdu. Adam bu hadiseden sonra namaz kıldırmak isteyince ona Resûlullah’ın (s.a.v) emrini bildirdiler. O da gidip Resûlullah’a (s.a.v) sorunca“Evet, öyle dedim.” buyurdular.
Bayezid-i Bestâmî (r.a) anlatıyor:
Bana âbid bir kişiden medihle söz edilmişti. Merak ettim ve onu ziyarete gittim. Adamın kıbleye doğru tükürdüğünü görünce ziyaretten vazgeçip geri döndüm. Çünkü, dinin küçük bir edebine riâyet etmeyen bir şahsa dinin yüksek sırları hususunda nasıl güvenilebilir?
Seriyyü’r-Sakatî (r.h) şöyle demiştir:
“Bir gece namaz kılmış ve namazdan sonra mihrapta ayaklarımı uzatmıştım. Gaipten “Hükümdarlarla böyle oturuyor musun!” diye bir ses geldi. Ben de ‘İzzetin ve Celâlin hakkı için bir daha asla mihrapta ayaklarımı uzatmam.’ dedim.”

Kaynak : Fazilet Takvimi 18 Eylül 2012

İlgili Hikaye Sakın Terk-i Edepten tıklayınız…

Mukaddesata Hürmet tıklayınız…